Learn, Unlearn, Relearn


Learn, Unlearn, Relearn !!!

Öğrenin, Öğrenin ve Tekrar Öğrenin


Galiba hayatım boyunca öğrenci olacağım ki ne mutlu "öğrenen" kalabinlere :)


Çok güzel bir tanımlama çıktı karşıma, kendime yakınlığı ise kendi iş ve bireysel yaşamımda zaten sık kullandığım bir yaklaşımı barındırması. Biz ajans noktasında yeni bir projeye başlarken müşterimizin durumuna en uygun ve ideal olacak şekilde projeye çalışmaya başlarız. Çoğu zaman bildiğimiz tüm ezberleri bir kenara bırakarak konuları ele almamız gerekir. Bunun için de bazen yeniden, temiz bir zihin ve algıyla o "yeniyi" yakalamaya çalışırız.  Bu, hem müşterilerimiz hem de bizim için yaratıcı ve başarılı olabilmek adına çok önemli elbette.


Halbuki günlük hayatımızda hepimiz zaman zaman öğrenme arzumuzu kaybedip tekrara düşebiliyoruz.

Çünkü zaten biliyoruzdur ve üstelik bildiğimiz şeyde başarılıyızdır.

İşte tam da bu noktada yeniden öğrenmeyi, hatta yenisini öğrenmeyi, hatta güncellenmeyi belkide farketmeden geleneksel bir tavırla kaçırıyoruz.

Bir de bakıyoruz eski toprak klasik hatta gelenekçi bir insana dönüşmüşüz!


Halbuki hem iş hem de sosyal hayatlarımızda birçok şey her gün değişebiliyor.  Yaşama bakış açısını içeren felsefeler, iş yapma şekli, hatta yeni trendler, yeni iş metotları, yeni tarifler...


Ve tam da şimdi Korona Günlerinde  yaşamı yeniden öğrenmiyor muyuz mesela.

Yaşam rutinimizde mecburi değişimler, içimizde içsel gelişimler...


Learn,

Yani öğren.. kullanılan metodolojileri öğren, cihazları öğren, tasarımları öğren, dilleri öğren, rehabilite olmayı öğren, yemek yapmak için tarif öğren, iş bitirmeyi öğren..!


Öğrenmeye, öğrenimsizliğe ve yeniden öğrenmeye direndiğinizde, kullanabileceğiniz seçenekler büyük ölçüde daralabilir. Değişime uyum sağlama söz konusu olduğunda, bu dünyadaki yerinizi hızla ileriye doğru taşımazsanız gecikme giderek daha pahalı olabilir...

Çünkü geleneksel bakış açısı ile baktığımızda artık bir konuda uzmanlık yeterli olmayacak. Kendilerini başka alanlarda da yetiştiremeyenler başarılı bir kariyere ulaşamayacak. Çoklu bilgi, birçok uzmanlık ve harmanlanmış yetenek önümüzdeki süreçte daha net istenir hale gelecek ki bence çok uzun zamandır da bu böyleydi.

Unutmayın! hiçbirşey "tek bir şeyden"  oluşmaz, oluşamaz. Her bilgi, eylem veya üretim, başka bir bilgi, eylem veya üretimin varlığıyla ortaya çıkar, anlam bulur. Belki başka bir yazıda bu konudan daha detaylı bahsedebiliriz ama şimdi ana konuya devam edelim.

 

Unlearning

tanımı ise burada birşeyden tamamen uzaklaşmaktır, bırakmaktır. Yeni bilginin, davranışın, yeni senin gelebilmesi için bildiklerini bırakabilmektir. Öyleyse şimdiye kadar öğrendiğin her şeyi unut, direnme ve yeniden öğreneceğin alanı aç.  Zaten uzun zamandır varolan bu bilgelik, aslında yeni dönemde hem pazarlama hem de marka dünyasında beklenen sonuçları daha iyi karşılayacak ve bu bilgelik aynı zamanda bireysel mantalitemiz için de son derece geliştirici olacak.

Şimdi eskide kalmış bilgiyi unut, veriyi unut çünkü değişen bir ortamda fırsatlar yakalayan insanlar, aktif olarak onu arayanlar olacaktır.

Değişim bu zaman dünyasının tek değişmez sabiti olduğu için güncel diye genelleyebileceğimiz birçok araç hem hayatta kalmamızı kolaylaştırırken hem de yaşam oyununda gelişmemiz için çok çok önemlidir.


Geçmiş alışkanlıklarına sımsıkı bağlananlar yenilenemezler ve unutma dolabındaki eski kıyafetleri boşaltmazsan yenileri için yer açamazsın !!????


Relarning,

ise yeniden öğrenme, eskiden bildiğimiz her şeyi gerektiğinde bir kenara bırakıp tekrar veya yeniden yeni haliyle öğrenme. Hatta daha fazlasını öğrenme, yeni yaklaşımlar geliştirme, inançlarını ve bildiklerini sorgulama, gelişimi tıpkı bir öğrenci gibi takip etme gibi düşünebiliriz. Mesela bir konuda çok iyisin ama o konuyla ilgili o kadar çok yeni program, uygulama, kısa yol, alt dallar gelişmiş ki bunu işte bunları kaçırmamalısın. Sanki hiçbirşey bilmiyormuşsun gibi aynı konuyu yeniden öğrenmeye istekli olmalısın. Başka birinin veya uzmanın yaklaşımını ciddiyetle izlemelisin. Belki bir gün karşına çıkan bir gencin, yaşlının veya bilgenin düşüncesini sanki ilk kez duyuyormuş gibi ilgiyle takip etmelisin çünkü anlatacaklarının %90 ını biliyor olsanda yeni %10 luk bir bilgiyle bile karşılaşmak hayatında çok büyük farklar yaratabilir. İşte tekrar öğrenme kısmı da yaklaşık olarak böyle birşey, hep öğrenci olabilmeyi başarabilmek!

 

Fütürist ve filozof Alvin Toffler'in de bir zamanlar yazdığı gibi: "21. yüzyılın okuma yazma bilmeyenleri okuyamayan ve yazamayanlar değil, öğrenemeyen, öğrenmeyen ve tekrar öğrenmeyenler olacaktır."


Söylemek isterim ki "Öğren, bırak ve yeniden öğren" kavramı hem iş dünyası hem de bireysel yaşam yolunda uygulayabileceğimiz oldukça düz mantık bir yaklaşımla herkesin hayatını kolaylaştırabilecek bir farkındalığı yaratır.

Dolayısıyla herkes için bir mesaj barındırır; Al, Kullan Güle Güle...

Ebru Kum 

Marka Yönetimi ve Pazarlama Stratejileri Uzmanı